Kar yağıyor..
Bu şehre çok nadir kar yağar ve ben her kar yağdığında seni düşünürüm.İzmir’e geldiğim ilk yıl her kar yağdığında seni arardım.Nedense burada kar yağınca seninle aramızda bir bağ kuruluyormuş gibiydi.Sen Ankara’daydın ve şehrim karlar altındaydı.İsterdim ki bu şehirde yağan kar beni Ankara’ya ve sana yakınlaştırsın.
Kar bana seni özletir o zamandan beri.
Ankara’yı önce, sonra seni.Ankara sen demektir benim için yıllardır …
Eski bir sevgilim demişti ki; “Sen şehirleri orada aşık olduğun adamlarla seviyorsun.Bu yüzden İzmir’e kanın ısınamadı bir türlü çünkü hiç büyük bir aşk yaşamadın bu şehirde” Zaman geçtikçe sözlerinde bir haklılık payı olduğunu düşünmeye başladım ama aşık olduğum adamlar değildi aslolan aşık olduğum tek bir adamdı.Ben seninle paylaştığım şehirleri seviyordum.Aşkımın ilk yıllarının tanığı Ankara’yı,sensizliği paylaştığım ve sana hasretimi taşıyan İstanbul’u…İzmir’i ise paylaşamadık seninle.İzmir’de de birlikte olduk belki ama nedense senin burada misafir olman beni bu şehirde sürekli bir misafir duygusuna itti.Belki Ankara’ya yıllardır tekrar gidemememde bu yüzden.Evim bildiğim şehrin değiştiğinden korktuğumdan değil de, senin orada olmadığını bildiğimden,sensiz Ankara’da olmanın acı vereceğinden korkmamdan belki.Beraber yürüdüğümüz sokaklardan sensiz geçmekten korkmamdan…
……………….
Aslına bakarsan aradan yıllar geçti.İçimdeki aşk yerini daha güvenli bir sevgiye ve bir dostluk duygusuna bıraktı.Ama yinede her kar yağdığında içimde bir sen duygusu sızlıyor.Bu duygunun varlığı artık mutlu ediyor beni.İyi ki diyorum iyi ki böylesine büyük bir aşkı yaşadım.İyi ki içimde sızlayan böyle bir yara var.Sonra başımı yaslıyorum yeni bir aşkın koynuna …Kar devam ediyor…
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
İçin...
- maikedi
- İzmirli... Atatürkçü.... Kafası hep karışık... Bunlargillerden... Anarşit... Akdenizli olmaktan gurur duyuyor .... Akdenizli olmak hayata karşı bir duruştur sanırım. Akdenizli olmak ; kanının deli akmasıdır, bağıra çağıra konuşmaktır, kalabalık aile sofralarıdır, kapı gıcırtısına oynamaktır, şarkılara ayakla ritm tutmaktır, zeytindir,zeytinyağıdır, teninin güneş yanığı rengini yıl boyu korumasıdır, güzel kızlardır, yakışıklı erkeklerdir, damak zevkidir, daha ötesi hayat zevkidir... Yani Akdenizli olmak bir ülkenin ötesinde bir iç denizin çevresinde yaşayan tüm insanların o deniz gibi rengarenk,kah huzurlu,kah deli dolu olmasıdır.Bir ülkeye değil bir denize kendini ait hissetmektir.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder