Pazartesi, Temmuz 16

NEDENSİZ KIRMIZI

Benim adım kırmızı...
Islak çocuk gülüşündeyim yaşadığın şehrin
Genç kız hıçkırıklarıyla ağlayışlarında...
Geceye benimle başlıyorsun,
Her sabah seni uyandıran benim dokunuşum aslında...
Yürüyorken İstinye sahillerinde,
Rüzgar olup yanağına dokunuyorum,
Ortaköy'de yem verdiğin güvercin oluyorum.
Pier Loti'de içtiğin çayın demi benim,
Ya da Taksim'de avare gezerken
Diline takılan şarkı..
İçine doluveren sıcaklık,
Ya da yüreğini kaplayan kar soğuğu..
Dokunduğun herşeyde ben varım,
Diline değende,
Kulağının duyduğunda,
Yüreğinin gördüğünde..
Ben...
Eksik bıraktıklarını benimle doldur
Benimle dinle yeniden duyduklarını
Bu şehri benimle doldur
Baştan ayağa heryer kırmızı...

Hiç yorum yok:

İçin...

Fotoğrafım
İzmirli... Atatürkçü.... Kafası hep karışık... Bunlargillerden... Anarşit... Akdenizli olmaktan gurur duyuyor .... Akdenizli olmak hayata karşı bir duruştur sanırım. Akdenizli olmak ; kanının deli akmasıdır, bağıra çağıra konuşmaktır, kalabalık aile sofralarıdır, kapı gıcırtısına oynamaktır, şarkılara ayakla ritm tutmaktır, zeytindir,zeytinyağıdır, teninin güneş yanığı rengini yıl boyu korumasıdır, güzel kızlardır, yakışıklı erkeklerdir, damak zevkidir, daha ötesi hayat zevkidir... Yani Akdenizli olmak bir ülkenin ötesinde bir iç denizin çevresinde yaşayan tüm insanların o deniz gibi rengarenk,kah huzurlu,kah deli dolu olmasıdır.Bir ülkeye değil bir denize kendini ait hissetmektir.

deviantart

Powered By Blogger